23 Ağustos 2017 Çarşamba

Geldi geldi...


          Geldi geldi gözümün nuru askerden geldi. 
SuJu üyeleri sıra sıra askere giderken ahh ahh Siwon'uma sıra geliyor diye içim sızlaya sızlaya gün sayarken sonunda Siwon'um askere gitti. İki koca yıl nasıl geçer dedim. İnstagramın da paylaştığı her fotosunu beğenilere boğmak istedim. Ama bir beğenme hakkı vardı🙈

         Öyle böyle derken hayat telaşında, kardeşimin "Siwon 'un askerde kafası kopacak " cümlesi eşliğinde beni sinire gark ederken (26 yaşında kazık  kadar kız-ben- niye bu sataşmayı ciddiye alıp sinir oluyorsam artık çocuk gibi
)  iki yıl geçti. Siwoncuğum nihayet askerden döndü. O yüzden değmeyin keyfime çingular. Sizlerlede bu mutlu haberi bir de ben paylaşayım dedim.

She was Pretty gibi şahane bir dizi ile asker yolcusu olan canım Siwon'um asker dönüşü ekranlarda gözümüzü şenlendirmeye hazırlanıyormuş üstelik. 
Ekim ayında dizilerini severek izlediğimiz TvN de bir diziye başlayacakmış gülen yüzüm. Hemi de uzun bir arada sonra dizinin başrolü olacak.
         Tabi bu güzel haberi hemen hiç de hoşuma gitmeyen bir ayrıntı ile gölgelemek istiyorum hüzünle.
Siwon'uma gıcık tipsiz Kang So Ra eşlik edecekmiş sanki Kore'de başka oyuncu kalmamış gibi...
Her neyse çok kötü de olsa izleyeceğim. Bu gözler her hafta Siwon görecek taze taze daha ne isterim. Kang So Ra'ymış, Park Shin Hye'imiş, Park Shi Yoon'muş ne fark eder... 
Düşündüm de
eder ya Park Shin Hye de kartoş Park Shi Yoon da olmasın ya, bir de onlar çıkmasın başıma.
İçimdeki canavarı uyandırmayalım dimi 

           Sıra sıra vatani borçlarını ödeyip gelen SuJu üyelerimiz kıdemli Kpopcular olarak yeni bir albüm de patlatmaya hazırlanıyor biz ELF ler için... heyecanla beklemedeyim... Albümün çıkış gününde buluşmak üzere sevgili çingular...

27 Temmuz 2017 Perşembe

Bir Çeviri.... Song So Hee

Az önce youtube da öylesi gezintiler yaparken Song So Hee adında genç tatlı gür sesli bir kızcağıza denk geldim. Hitlerde yer almış bir performansı çok beğendim. Çünkü sözleri anladım. Ses de çok başarılı üstelik. Ben anlayınca sizde anlayın istedim. Bir de Kore'nin türküleri anlayarak dinleyelim bakalım.:)


밤 깊으면 너무 조용해
Gece derin ise çok sessiz
책 덮으면 너무 쓸쓸해
Kitap kapalı ise çok kimsesiz (yalnız)
불끄면 너무 외로워
Işık söner ise çok yalnız
누가 네곁에 있으면 좋겠네
Biri (kim) benim yanımda var ise yeter

이 세상 사랑없인 
Bu dünya sevgi yokmuş gibi
어이 살수있나요
Hey... yaşıyor
다른사람 몰라도
Diğer insanları bilmem de
사랑없인 난 못 살아요
Sevgi yokmuş gibi ben yaşayamam.

한낮에도 너무 허전해
Öğlen de çok anlamsız
사람 틈에 너무 막막해
İnsan kırmak çok çaresizce
오가는말 너무 덧 없어
Aman etmek çok geçici 누가 날 잡아줬으면 좋겠네
Biri (kim) benim yanımda ise yeter

이 세상 사랑없인 
Bu dünya sevgi yokmuş gibi
어이 살수있나요
Hey... yaşıyor
다른사람 몰라도
Diğer insanları bilmem de
사랑없인 난 못 살아요
Sevgi yokmuş gibi ben yaşayamam.

난 못 살아요 사랑없인
Ben yaşayamam sevgi yokmuş gibi.
불끄면 외로워
Işık söner ise yalnız 
책 덮으면 너무 쓸쓸해
Kitap kapalı ise çok yalnız 
누가 누가 네곁에 있으면 좋겠네
Biri biri (kim) benim yanımda var ise yeter
이 세상 사랑없인 
Bu dünya sevgi yokmuş gibi
어이 살수있나요
Hey... yaşıyor
다른사람 몰라도
Diğer insanları bilmem de
사랑없인 난
Sevgi yokmuş gibi ben
사랑없인 난
Sevgi yokmuş gibi ben
사랑없인 난 못 살아요
Sevgi yokmuş gibi ben yaşayamam.
사랑없인 난 못 살아요
Sevgi yokmuş gibi ben yaşayamam.


Çeviri de hatalar vardır mutlak.
 Korece kendimce öğrendim;
 profesyonel olarak hiç bir yardım almadım, alamadım. 
Sürçü lisan ettiysek affola...

16 Temmuz 2017 Pazar

Chicago Typewriter

          Her şeyin mükemmel olduğu bir yapım izlemek ister misiniz? Hayatınıza anlam katacak, kalbinizi buracak, abartısız söylüyorum ömür boyu özleyeceğiniz bir dizi izlemek ister misiniz? İzlerken zamanın su gibi aktığı ne zaman başlayıp ne zaman bittiğini anlamayacağınız bir dizi izlemek ister misiniz?
          Finale yaklaştıkça içinize hüzün çökecek, fark etmeden gözünüzden yaşlar süzülecek kalbinizde koca bir yangın yakıp üstümüzden tır geçmiş gibi hissetmenize sebep olacak bir dizi izlemek ister misiniz?

          Tüm bu duygu yükü en üst seviyeye gelmeden önce, gizemiyle heyecanıyla eğlencesiyle, kendini pek belli etmeyen için için süzülen bromanceleri ile sizi bağlayan; tatlı kıskançlıkları yakışıklı oğlanları; Kore Tarihi, milli mücadele sevgisi ile özgürlüğün bilemediğimiz kıymetini size hatırlatıp; imkansız aşkın büyüsü ile verilen sözlerin samimiyeti ile kalbinizi fethedecek; dostluğun olağanüstü güzelliği ile sevginin size boyutlarını tattıracak bir baş yapıt izlemek ister misiniz?

          O zaman sizleri Chicago Typewriter dizi izleyemeye davet ediyorum.
Utanmayıp hala izlemediyseniz tabi. Bu kadar da iddialıyım. Sanırım birazda kırıcı oldu. Ama mutlak ve mutlak izlenmeli, tavsiye edilmeli bir yapım bu.

          İzleyenlere ise Writing Our Stories Ost'u der susarım. Çünkü o şarkı her şeyi anlatıyor, dinledikçe tüm diziyi film şeridi gibi önünüze serip kalbinize o acıyı geri getiriyor. Varın  bir de sözlerini okuyun.:)


Hakkında başka bir şey söyleyip dizinin büyüsünü bozmak istemiyorum aslında ama yine de içimde kalmasını istemediğim şeyleri paylaşmadan da edemeyeceğim. Öncelikle oyuncuları, senaryoyu , teknikleri vs her şeyini çok sevdim, beğendim ve başarılı buldum dizinin. Sonunu anlayamadım başta. Ama sağolsun Koreantürk izleyicileri yorumları ile beni aydınlattı ve ilk kez bir fantastik diziyi bu kadar güzel başarılı, mantıklı bir finalle sonlandırdım. Ve dizi dört dörtlük oldu gözümde. (Liderin geçmişte ölürken dramatikleştirmek adına uzayan sahnesi bile gözüme batmadı abartılmasına rağmen.)

Aslında içimde bir tarafım bu kadar basit bir yazı ile bu diziyi heba etmek istemiyor ama teknik sebepler güzel bir inceleme yazısı yazmama engel. Lakin diziyi araya ramazan girince bırakmak zoruda kalmıştım. Son dört bölümün izleyince anladım ki çok özlemişim ve eminim ki çok özleyeceğim gelecekte de... kim bilir belki Allah ömrümde bir kez daha izlemeyi nasip eder. İnşallah o zaman güzel bir yazı yazarım bu sayfalara. Böyle gelecekte mutlu olma hayalleri ile ümitlenenlerin hikayesine böyle bir ümitlenme ile son veriyorum sevgili çingular...




Duyuru

Blogumuzun eski takipçileri bilir. Bir zamanlar şu linkte "http://www.facebook.com/pages/Korean-Drama-OST/130179267011787"
 Korean Drama OST adından bir sayfamız vardı. Hatta öyle ki blogumun açılması bu sayfanın dürtüsü ile olmuştu. Ne yazık facebook emeklerimi yıllarımı hiçe sayıp beni telif hakkı suçlaması ile suçlamış ve bana haber vermeksizin sayfamı silmiş. Her ne kadar itiraz mailleri atsamda geri dönüş alamadım.
Bu sebepten ötürü blogcugumuza özel bir sayfa açmış bulunmaktayım an itibariyle.
Zaten ayda yılda bir yazı paylaşan benin yazılarını fırından çıkar çıkmaz okumak isterseniz bu sayfayı takip almanızı öneririm. Arada sevdiğim dizilerden youtube aracılığı ile de sahneler paylaşacağım kendi çapında küçük bir sayfa olacak. Çok bir şey sunamayacak olsamda desteklerinizi bekliyorum çingular...

Yeni paylaşım alanımıza facebook da @bloggerkoregunlukleri yada K'ore Günlükleri Blogu araması yaparak ulaşabilirsiniz.

Şimdiden teşekkürler...

31 Mayıs 2017 Çarşamba

Final Yapamayan Diziler Furyasında Bugün; Mystery Queen

          Bu blogu açalı 7 yıl; Kore Dizileri izlemeye başlayalı 9 yıl oldu. O kadar çok dizi izledim ki Korece'yi çözdüm çat pat. İlk duyduğumda hogul pogul ne diyor bu adamlar dediğim dilin alt yazısız komedi programını izleyebiliyorum artık. Favori çiftim bile var. Hong Yong Hwa ile Kim Min Ki. Ama o başka bir yazının konusu tabiki.
          Ben bile 9 sene içinde kendimi bu kadar geliştirirken dizilerin final beceremeyişlerine bir çare bulamamalarını anlamıyorum.

          Final her şey de en önemli nokta değil midir kardeş? Hikayede, filmde, dizide, gerçek hayatta bile. Yemeğin bile lezzetli olması son lokmasına bağlı demişti Pasta dizisi bile. Niye güzelim dizileri katlediyorsunuz be aklı bir karış havada yazarlar. Tabi adamlara ürün yerleştirme baskısı yaptıkları için bölümler boyu beyinler yanıyor demek ki bir noktadan sonra.

          Neyse efendim sözün özü onlardan biri Mystery Queen ile karşınızdayım. Bu dizi hakkında pek de yazmayı düşünmüyordum ama finale bir çemkireyim dedim, içimde kalmasın sevgili çingular.

Bu yüzden spoiler burdan gerisi,
 hemde final hakkında anladığınız üzere😊

Kwon Sang Woo dedi mi aklımıza melodramdan ötesi gelmez. Adam tatlıdır, sempatiktir, karizmadır, yakışıklıdır, güldürür eğlendirir; ama öyle bir sever ki en imkansızından, en zorlusundan... o acıların çocuğu bakışını her dizide bize fırlatır bir şekilde. Çünkü melodramdır Kwon Sang Woo.
          Dizi beni çok güldürse de, kaçırılma cinayetler derken alttan alttan bilinç altıma korkular salsa da, aksiyonu, gizemi bol olsada, vardı yine bir Kwon Sang Woo mellosu; bir çok kişinin fark edemeyeceği türde belki.

          Dizi başlarda çok sevildi. Gizem, aksiyon, heyecan, sempatik karakterler derken ilgi çekmeyi başardı. Bunun rahatlığıyla mı artık bilinmez, yavaştan kendini ağıra almaya başladı. Arka planda geçmişten gelen Ha Wan Seung melosu vardı ama hakkıyla işlenmedi. Finalde artık çözülür diyerek çok da kasmadık biz seyirci olarak. Ama biz kasmadık diye de adamlar patatese çevirdi olayı da finali de. Kafamızda 500 adet virüs gibi çoğalan soru işareti bıraktılar. Yazık bazı mağdur arkadaşlar ikinci sezon gelir umuduna bile girmiş, varın gerisini siz düşünün yani.

          Tamam katilleri, suçluları her neyse işte hepsini yakaladık da, isim gereği gizem kraliçemiz ajummamızın hikayesi buydu ama görümcesinin kaçırılmasını bu kadar uzatmasaydık, dedektif Woo'nun hikayesi daha özenli ve özetli işleseydik, dernekteki cinayete teşebbüs ajummaların hikayesi dizi için çok gerekli bir bağlaç olsa da özet geçseydik ne olurdu sanki. Dizinin reytingleri düşmezdi bence. :)

          15.bölüm güzeldi. Finale heyecanla soktu bizi. Kaderinin tekrarını yaşayan Ha Wan Seung'ın koşturuşu, ajummanın yaralanışı çok etkileyiciydi. Ama zanlımca olaylar şöyle gelişti. Dizi başta tutunca bunlar dedi ki "biz bu diziyi uzatırız, ana hikayeye hiç kasmayalım, 16 dedik ama 20 bölüm yaparız. ( zaten genelde Sang Woo oppa 20 bölüm takılırdı şaşırmıştım.)
Ama dizinin son haftalar reytingler düşünce planlar suya düştü 16'da bitirmek zorunda kaldılar. Bize de hiç çaktırmayacaklarını sandılar ama ben yemedim.

Neden?

          Asıl hikaye resmen finalde başladı çünkü. Seo Hyun Soo gerçekte kim? Bu kızın anası babası yok mu? Ne biliyor da ne gördü de öldürüldü?
          Sonda çıkan "beni arıyormuşsunuz ben Seo Hyun Soo" diyen kadın kimdi? Hani mezardaki kemik Seo Hyun Soo'nundu? Ha Wan Seung'ın ona verdiği yüzükten çakmıştık durumu. O zaman o kadın yine bizim ekibin bir yemi mi?
          Büyük balığı yakalayabilecekler mi?

          Hepsini geçtim bu Jung Ji Won denilen kadın ne ayak ya? Neyin peşinde? Sanki Avukatlık şirketinin ele geçirme istediğinin farklı bir sebebi var gibi. Ha ve Jung ya şirket... bununda soyadı Jung. Acaba bunun babası ortaktı da şirketi elinden mi aldılar? Bu kızda intikam peşinde falan mı? Jung Ji Won ile Ha Wan Seung tanışıklıkları ne zaman nerede başladı? Çünkü geçmişten gelen bir oppa dongseng (abi kardeş) ilişkileri vardı. Wan Seung seni kardeşim görüyorum demişti bir bölüm.

          Ajumma'nın kocası fazla cezasız kaldı bence. Aldattı mı aldatmadı mı? Ajumma'nın anne babasının dava dosyasına nasıl bulaştı, ne yaptı, sanki evli değil gibi davranması da bu durumla bağlantılı gibi miydi?

          Ha Wan Seung'ın babasının durumu daha muallak!? Nasılsa ben buradan çıkacağım dedi, nasıl çıkacak? Olayla nasıl bağlantısı var? Ne işler döndü de bu adam " ya eve döner istediğimi yaparsın yada seni katil ilan ederim" diye oğlunu tehdit edecek bir baba oldu? Bu adam baba mı, şam babası mı?

          Oysa dizinin bağlantı kurma biçimi çok mantıklıydı. Kaynanasının cinayete teşebbüs ile suçlanmasının bir anlamı vardı. Dedektif Woo'nun Ha Wan Seung'a yardım etmesi çok tatlı ve vefa borcunu ödemek için yaptığı güzel bir jestti. Ajumma'nın ailesinin cinayeti ile Seo Hyun Soo'nun bağlantılı olması beklenen bir klasik olsa da bağlanma şekli çok doğaldı.

          Ha Wan Seung'ın bütün saatleri satarak aldığı ofislerinde ben Dedektif Woo'yu da görmek isterdim göremedim.

          Son dizilerde anladık ki Daehanminguk yani Kore de para ile çok gizli işler dönüyor. Adalet dürüstlük rüşvetlere kurban gidiyor. Bu diziyi de bağlamaya çalıştıkları nokta buydu ama çok yetersiz geldi bana ne olurdu bir bölüm daha çekeydiniz sanki ya...

          Dizinin romantik kısmını iki şef üstlensede alttan alttan ajumma ile Ha Wan Seung'ın birbirlerine bağlandıklarını, kıskandıklarını görmekte o tatlı havayı bize hissettirdi. Bu kısım da gayet güzeldi.

          Dizi gayet güzeldi özetle. Başarılıydı. Baştan sona ajumma ile Ha Wan Seung'ın atışları çok eğlenceliydi. Polis Hong'un tatlılığı yakışıklığı ayrıca sevilesiydi. Bir ara görümceyi ona aşık edecekler sansam da; o da bir dikkatli bakışla geçiştirildi. Polis Hong ile Dedektif Ha'nın miniş bromance sahneleri bile vardı ve eğlenceliydi. İzlenmeyi reytingleri hak eden kaliteli bir yapımdı. Ama neden ortasından makaslanmış gibi yarım yamalak bitti cidden anlayamıyorum. Yardım edin bana... soru işaretlerime cevaplar verin...


16 Mayıs 2017 Salı

2017 ve KDramalar'ım...

Bugünlerde KDrama izlenin tadına fazlasıyla varıyor gibiyim. Hem izlemek için vaktim var hemde izlenilesi çok şahane güncel diziler var bu ara. Sözü uzatmadan daha fazla sizleri o dizilerle buluşturmak istiyorum sevgili çingular...

2017 KDrama En İyiler ('im) ...


Bereketin başlangıç tarihi 2016'ya dayanıyor aslında hepimizin fark ettiği gibi elbette...
Eski yılı kapatmak üzereyken izlediğimiz, yılı kapattığımız halde diziyi  kapatamadığımız, sonunu merak ettiğimiz halde final vermesin dediğimiz dizilerdi onlar...

Yakışıklı fışkıran, yetmeyip yer yer Hyung Shik ile fışkırmak-taşmak ne kelime; yakışıklı kustuğunu sandığımız aparatiflerin dibi Hwarang...

Sevimlilik bağıran çifti ile pembemsi güzel bir ilişkiyi, arkadaşlığı bizimle paylaşan, tatlıların tatlısı, tok karnına bile yenebilen Weightlifling Fair Kim Bok Joo...

Genç kızların biriciği Lee Min Ho'yu kaliteli hikaye ve kalite fışkıran Jun Ji Hyun ssi ile başlangıç menüsü olarak önümüze koyarak iştahımızı kabartan Legend of the Blue Sea...

Ana menü olarak bizi doyuran, herşeye doyuran, bromancesi ile, derin hüzünlü aşkları ile romantizmi komedisi ile şahane ötesi bir Goblin vardı.

Yepyeni yıl bu şahaneliklerle başladı -her ne kadar ben hala Legend of the Blue Sea bitirememiş olsamda -ve  böyle devam ediyoruz bu yıl...

Desek te talihsizlikler her zaman oluyor. Onlardan biri ne yazık ki Saimdang Light's Diary dizisine vurdu.
Harika OST' ları, olağanüstü aşkına rağmen, Lee Young Ae ssinin uzun yıllardır özlenen ve beklenen oyunculuğuna rağmen, Son Seung Hun ssinin dehşet güzel kendine bağlayan performansına rağmen, dizimiz reyting kurbanı oldu. Ve ne yazık ki 2 bölüm kısaltarak, flashback'li finali ile katledildi.
Mutlaka izlenmesini tavsiye ettiğim bir dizi sizlere. Evrensel versiyonun izlediğim son iki bölümü ile emin oldum ki bir kez daha; çok güzel. O yüzden bir kez daha kahroldum diziyi mahvedişlerine. (bilmeyenlere evrensel bölüm dizinin kesilmemiş orjinal hali, altyazısı yoktu.)
YİNEDE; herşeye rağmen Lee Gyeom'un aşkını mutlaka ama mutlaka izleyin bayanlar... gerekirse sadece o sahneleri izleyin diğer yerleri atlayın... 😁 o derece yani😂


Talihli dizilerimize dönecek olursak izlenilmesi mutlak şartlı diğer dizi Chief Kim... Kacangnim... Kim Kacangnim...😍

Diğer dizilere inat bir aşkın ön planında gerçekleşen arka planlar değildi dizimiz. Orjinal, gerçekçi, eğlenceli, kaliteli, ders verici, meraklandırıcı, heyecanlarıcı bol bromance li dizimiz.
 2PM Junsu ve Nam Goong Min'nin harika performansı izlenmeyi, özlenmeyi ve ödülleri fazlaca hak ediyor. Ödülleri de yıl sonu alacağımıza eminim ben.😊
Demem o ki: İZLEYİNNNN😍😎

Bu iki kaliteli menünün üzerine bir tatlı daha alalım diyenlere son olarak Strong Woman Do Bong Soon diyorum ve susuyorum. Son bölümler biraz bozulsada, saykopat ile bizi biraz boğsa da, büyük ihtimalle Hyung Shik'in katkısı ile Kore'de de bizde de sevilen dizi oldu kendisi...

Diyerek biten dizilerimizi bırakıp geliyoruz kendimi zor tuttuğum güncel dizilerimize...

Mystery Queen...
Bizlere Chief Kim gibi romantizm yok; polisiye var, gizem var, komedi var süsü versede; Kwon Sang Woo'nun olduğu yerde melodram olmasın hayatta inanmam... hissettiriyorlar çıkacak bir yerlerden mello😉
Dizi şuan Kore'nin en çok sevilen dizilerinden biri. Son iki haftadır biraz gereksiz uzadığını düşünsem de bazı sahnelerin, kadınlara yönelik suçlar alttan alttan bilinç altlarımıza korku salsa da güzel dizi...
Ne yalan söyleyeyim ben daha çok Kwon Sang Woo ve komedisi için takip ediyorum.

Ve nihayet bu yazıyı yazmaktaki amacım olan dizilere geliyorum. Bu ikisini izleyin takip edin demek için geldim sevgili çingular aslında ben.

CHICAGO TYPEWRITER
Sılpın drama
Hüzünlü bir havada özel bir drama Chicago Typewriter...
Fantastik olan, minik aksiyonları olan, özel bağlantılıları olan, büyük sırları küçük gizemleri olan, kaliteli senaryosu etkileyici OSTları yetenekli oyuncuları ile beklentisi yüksek dizi...

1930lu yıllarda ülkesinin özgürlüğü, geleceği için sahip oldukları tek şey olan gençliklerini feda eden insanların; reenkarnasyon ile yeniden geldikleri 2017 de tekrar karşılaşmaları, geçmişlerini hatırlamaları ve unutulan sırların gün yüzüne çıkışları eşliğinde izlediğimiz; romantik, hüzünlü, dekoratif, bromance lı, kıh kıh kah kah niye güldürken gözlerinizi doldurtan dizi Chicago Typewriter.

Severek izlediğim özeller, mutlaka izlenmeliler, bir ömrüm daha olsa da izlesem listeleriminde yerini alanlardan Capital Scandal dizisinin yazarından bir senaryo oluşu da benim için önemli bir ayrıntı oluşturdu. Bu senaristin kaleminden üstelik Kill Me Heal Me ve The Moon That Embraces the Sun gibi iki popüler yapım çıkmışmasın mı?
Yoo Ah In gibi yıllar geçtikçe gözümde oyunculuğu da katlanan; bir sevimlilik abidesi varken, Im Soo Jung ssi gibi deneyimli ve kaliteli bir oyuncu varken, çeşitli hit dizilerle gönlümüze taht kuran, -ilk görüşte yavru Siwon diye adlandırdığım- Go Kyung Pyo varken; bu diziyi takip etmezsem ayıp, etmeyene de ayıp...
Tek olumsuz noktası; yeni bölümü bir hafta beklemek çok zor oluyor kankiii😭


MAN TO MAN
Bir diğer ayıla bayıla izlediğim, bir hafta beklemenin büyük eziyet olduğu, ah ulan keşke haftalık izlemeseydim diyip pişmanlık geçirdiğim, haftalık takibe almasaydım belki asla izleyemezdim diyip keşfettiğime sevindiğim JTBC dizisi.

Aksiyon komedi ve Park Hae Jin üçlüsü ile kendine bağlayan dizimiz; son hafta mantık hatalarını abartasada ben görmezden gelerek ilk altı bölümün havasından kopmak istemiyor  ve Hae Jin ssi sen neymişsin be abi demek istiyorum. Bu adam You Who Came From the Stars daki kırmızı burunlu küçük Emrah kılık adammış ya hala inanmıyorum, neyse...
Kendisinin çok sıkı takipçisi olmasamda bu rolünü çok beğendim çok başarılı buldum çok yakışırdım. İlk altı bölümün hatırına mutlaka izlenmesi gerektiğini düşünmekteyim.

Adındaki Man to Man ifadesinin tam hakkını verememiş olsakta henüz bromance anlamında; genel olarak çok eğlenceli sahneler çok tatlış Hae Jin'ler sizi bekliyor. Park Hae Jin sevmesenizde tanımasanızda seveceksiniz😈

O da nesi bizi yeni bölümde Song Joong Ki ssi konuk olarak mı bekliyor dedi fragman...😲 Tabiki de izleriz 😄

Konumu ne?
Adı da hayatı da olamayan bir gölge hayalet ajan K nin onun için artık sıradanlaşan görevlerinden birinin istenmedik mecburiyetlerin getirisi kaderi ile insanlığına nasıl yenip düşüp ilk kez hata yapışına şahit olacağız.
Daha Türkçeleştirir isek aşık olmaması gereken adamın aşık oluşunu göreceğiz hemde hiçte aşık olunmayası bir kadına.

Suspicious Partner
Henüz sıcağı sıcağına başlamış, yarım saatlik ilk dört bölümü yayınlanan yeni SBS dizisi. Benim ilk kez Ji Chang Wook izleyeceğim dizi olması özellikliği taşıyan dizimizde Queen Seon Duk dizisi ile tanıyıp sevdiğim küçük Dokman Nam Ji Hyun da görmek diğerleri kadar beni rahatsız etmedi. Bence çok tatlı kız 😜
İlk bölüm romantik komedi başlarken ikinci yarım saatlik bölüm gizem polisiye suç ile noktalanmasın mı? Böylece dizi her izleyenin takibini hak edici bir damar girişi yapıyor. Yine "Acaba haftalık izlemese miydim" fikrini beyninizde altyazılı efekti oluşturarak beklemenin güçleştiği bir yapım oluyor ilk haftadan😉

Ruler: Master of the Mask
Yarım saatlik süreyle yayınlanan ilk dört bölümü ile fırından yeni çıkmış bir MBC çarşamba perşembe kuşağı dizisi.
Dizi Kore'de de bizde de hemen sevildi ve tutuldu ilk haftadan. Hal böyle olunca, Prens Sado nun hikayesini de ta Yi San zamanlarından beri merak ettiğim için bende başladım.
Ne yalan söyleyeyim ben o kadar sevmedim dizi. Püff bitsede gitsek dedim bir ara.
Yinede şimdilik izlemeye devam etmeyi planlıyorum bakalım.

2017 işte böyle devam ediyor sevgili çingular.

Onu bunu bilmem ama Man To Man ile Chicago Typewriter dizilerini bu yazıyı bitir bitirmez izlemeye başlayın derim. Ne kadar sabırsızlıkla beklemek gibi zor bir tarafı da olsa bu diziler sindire sindire izlenmesi gereken kaliteler benden söylemesi. Hemen güncelle yetişin de beraber her hafta yorumlaşalım, bol bol spoileşelim burada.🙌

Son olarak;
Haftaya başlayacak olan Third-Rate My Way ve My Sassy Girl dizilerini de takip etmeyi planlıyorum ama kısmet diyelim yinede