'K'ore Günlükleri'ni geri döndüren dizilerle tekrar karşınızdayım çingucanlarım...
Nihayet bende haftalık dizi isteme dürtüsü ortaya çıkaran diziler buldum deyip de ta buralara kadar gelip hakkında bir iki satır döktüğüm diziler bitti.
Ama ne bitmek... herseyi, tüm güzelliği
silip süpürüp; dizinin canına okuyup bittiler...
Bu kategorinin en babası, en parmakla gösterilmeye layık olanı Moon Lovers idi.
Dizi benim için ilk basta hiç de izlenilesi değildi. Nasıl oldu da başladım hatırlamıyorum bile. "Aman yarım bırakırım nasıl olsa" düşüncem ile beraber bir baktım sarmış bu dizi beni. Abartısız yıllar sonra, bir diziyi ortasında yazı yazmışım, herkese "izleyin" diye tavsiyede bulunmuşum, Ostları, hikayesi, etkileyici sahneleri ile bütün izlediklerimi elimin tersi ile itmiş ilk bu diziye öncelik vermişim ben. Herkesten çok onun OST larını dinlemişim. Ulan (yandaki animasyonu) ekran koruyucusu bile yapmışım telefonuma adiler. Böyle boş bir finali hak etmemek için elimden gelen tüm fan girlüğümü koymuşum ben ortaya o kadar zaman sonra revamı bu bana be vicdansızlar...
İşte insanı böyle isyan ettirir bunlar. Kafamda binlerce soru işareti gram umut yok mutluluk yok böyle saçma bir bitiş mi olur be...
Tabi tüm bunlar neden kaynaklanıyor? dizi neydi? Ünlü bir Çin dizisinden uyarlama idi. Çin dizisi de iki sezonluk olunca. Bizimkiler ilk sezonu çekince bizdeki yarım kalmışlık hissi tavan yaptı tabi ki.
Peki ikinci sezon gelir mi?
Kendimizi kandırmayalım, dürüst olalım... hayatta gelmez. Kore dizilerinde aynı kadroyu bir araya topladıklarını pek görmedim ben. Ani hiç görmedim desem yeridir.
Durum böyle olunca insanın içinden Çin versiyonunu izlemek geliyor. Bakıyoruz ki Türkçe alt yazısı mevcut değil tabiki. Bir hayal kırıklığı akabinde youtube da alıyoruz soluğu...
Biraz kurcala falan derken Çin versiyonunda başrol oyuncuların evlendiği gerçeği dizisiyi bir parça daha izlenilesi yapıyor. O adamın gerçekte karısına bakışları dizideki oyunculuğundan bile daha güzel olunca diziyi izleme iştahınız başka boyutlarda büyümeye başlıyor içinizde. Özetle demek istediğim o ki ikinci sezon sevdasından vazgeçip Çin versiyonu çevirelim. Tabi ben İngilizce bilmediğim için yeteri kadar çevirmen arkadaşlardan atakları bekliyoruz. :))
Madem ikinci sezonu yapmayacaksın arkadaş o zaman bir çingumuzun Koreantürk sitesinde bölümün altına yaptığı yorumu gibi bir final yazaydınız ya... Yorumu tekrar bulamadığım için size aklımda kalan özetini söyleyeyim.
Hee Soo gölden çıkarıldıktan sonra hastanede gözlerini açar ve dizinin kadrosu ile gelecekte karşılaşır. Hatta Eun ve eşi doğuma gelmişler gibi çok tatlış da bir ayrıntı vardı. Kesinlikle finali o çingumuz yazmalıydı. :)
Not: kendisinden özür diliyorum nickini hatırlayamadığım için. Bu yazıyı okursa şayet lütfen bana bildirsin.:))
(düzeltme: DVD olarak özel bölümler yapılacağını duydum, bakalım)
teletabii....:D sarılım sıkı sıkı prensler... tahta kavgası da neymiş, size hiç yakışmıyor. |
Neyse efendim uzatmayalım abartmayalım sıradaki dizimize geçelim.
Diğer bir aylı dizimiz; Moonlight Drawn by Clouds
Başladığında güzel, devamında heyecanlandı, sona yaklaştığında merak uyandırmasına rağmen, izlenme hevesi kıran ve bitince hüsrana uğratan dizi.
Anacım sizin bana galeziniz nedir yahu... Niye bu dizileri böyle boş sahnelerle bitiriyorsunuz. Tamam prensimiz Kral oldu, sevdiği kadını akladı, vatan hainliğinden kurtardı, diziyi tatlıya bağladınız tamam... AMAAA güzelim çocuğu yoktan yere niye öldürdüğünüz ulan, onca şeyi sakız gibi uzatıp o çocuğun ölümünü niye bu kadar aceleye getirdiğinizi öğrenmek istiyorum. Çok vefakar çok iyi niyetli çocuktu ama yaaa...yazık ettiniz de herşey de drama bağlamaya hevesli insanlar onu niye drama bağlamadınız. Çok abartmadan biraz üstünde durulabilirdi bence. Hatta öldürmesi falan çok saçmaydı bence ölmemeliydi. Dizinin anlamı final bölümü ile bende bitti özetle... Sevmedim soğudum diziden....
Yinede şu videodan soğuyamam hiç bir zaman....
Gelelim bu yılın en iyi dizisine: W
Belki de gelmiş geçmiş en iyi diziler arasında yer almayı hak eden ilginç konusuyla ben diyordum ki benim için 49 Days den sonra ki en kaliteli yapım bu dizi olur. Onun kadar güzel ve şaşırtıcı diyordum. Ondan bile şaşırtıcıydı hatta. Ama finali beni hiç de tatmin etmedi. Babasının kurtulamayışı...Kang Chul'ün neye göre nasıl geri döndüğü, kızın bekleyişi yeteri kadar anlamlı işlenememiş bence. O kadar doluydu ki dizi finali bana çok boş geldi ve bitirmek için bitirilmiş gibi geldi. Ben beğenmedim ya. Bir de her bölüm final tadında olduğundan olsa gerek; "Şimdi bitti mi?Haftaya çıkmıcak mı? Yok ya çıkar bence" cümleleri beliriyor insanın kafasında.
Sırada yarım kalanlara ve büyük ihtimalle geri dönmeyip asla bitmeyecek olanlar var:
İlk gayet güzel akıp giderken başrollerin birbirine aşklarını itiraf edişinden sonra yakalanmaları ve kıl harabojilerinin onları ayırmak istediği gösteren bölüm fragmanı ile gözümden düşen dizi Cinderella and Four Knights... Bir gün bitirebilir miyim ne dersiniz?Uncontrolly Fond
Bu diziyi yarım bırakacağım belliydi, öylede oldu. Hepsi yediğim final spoisi yüzünden. Diziyi haftalık olarak değilde geriden takip ettiğim için ben dizinin ortalarındayken final bölümü hakkında "sevdiği kadının kucağında öldü" cümlesi okudum an diziden de yazarda soğudum ve yarım bıraktım. Zaten başından öleceğini öğrendiğim için gözümde bin sıfır geri başlayan dizi finalde belki yazar vicdana gelirde Kang Maru'yu yaşattığı gibi yaşatır umudu içimde yeşermeye çalışırken bu spoi beni diziden buz gibi soğuttu. Aman ne gerek var şimdi dram çekmeye dedim. İzlemedim ve büyük ihtimalle de bir daha izlemem.
Our Gab Soon:
Bu diziyi bırakın bitirme ihtimalini izleme ihtimalim bile yoktu. Yinede meraktan şöyle bir göz atayım dedim atlaya zıplaya... Bölüm sayısı uzun olunca sahneler çok uzamış sanki... İzlemek istemedim. Oyuncularda uyumu yakalayamamış ilk bölümler, karaktere bürünememişler... Şimdi durum ne oldu bilmiyorum gerçi ama yinede izlemek istemiyorum... :D
Muhteşem Final: Jealousy Incarnate
İtiraf etmek istiyorum, muhteşem eğlenceli tanıtım teaserlarından sonra ilk bölüm bir tık, küçücük bir tık hayal kırıklığı hissettirdi bende. Ama sonrasında çok sevdim ve bağlandım diziye. Özellikle Hwa Shin görmeliyim dürtümle diziye nasıl koştuğuma ben bile inanamıyorum.
Evet biz kadınlar olarak öküz seviyoruz efendim. Nerede öküz, herşeye itiraz eden kendini beğenen adam var biz ona hayran oluyoruz. Çekiyor bizi mıknatıs gibi mübarekler... Özgüvenin fazlalıktan egonun efendisine dönüşmüş bu insanlara bir bayılıyoruz bir bayılıyoruz sormayın gitsin neden mi?
Çünkü bu adamlar aşık olunca daha bir güzel oluyor. Alttan alttan gelen bir kazanış hissi uyandırırken, aşkın gerçekten insanı ne hallere soktuğunu gördükçesi... ahh... bu adamlar insanın aşka olan inancını diriltiyor, umudunu uyandırıyor. O yüzden bu adamların aşkını görmek iki katı insanı cezbediyor. Sonra ne mi oluyor? Aman dizi işte be... diyorsunuz ve normal hayata geri dönüyorsunuz.;)
Ağır Spoiler... Gidin diziyi izleyin,sakın okumayın sakın, kapayın sayfayı... :D
Dizi bir W kadar sürükleyici merak uyandırıcı değildi elbet. Ama akıcıydı, hiç sıkılmadan kendini izlettirdi. Her duyguyu komedi ile harmanlayarak bizlere sunmaya çalıştı. Bence başarılıydı. Finale 4 kala Hwa Shin ' e sağlıksal açıdan darbe vuran yazar, yüreğimizi ağımıza getirdi. Bu dizide, klişeleşmiş bir finalle bizi süründürcek diye korktuk ama korkulan bu defa başa gelmedi. Hwa Shin herşeye rağmen aşkından geçemedi ve bizi böyle tatlı bir finalle buluşturup son buldurdular diziyi.
İşte final dediğin böyle olur hacı. Dünya zaten gerçekleri ile çok acı boktan. Bari dizi finalleri böyle olsun da umudumuz olsun lan... dedirtip naralar attırdı ve bize güzel bir haz yaşattı final. O yüzden bu final; bu yılın en güzel finali arkadaş lami cimi yok...:D
* Dünyanın en tatlı evlenme teklifi...
* Dizinin başrolündeki aşk üçgeni haricinden yan aşk üçgenleri de çok tatlıydı. Hele ki bu ajussi kendisine Gu Family Book 'da tanımış ve nasıl sinir olmuştuk. Ama çok tatlı adam yahu laf aramızda ben oyunculuğunu da kendini de her zaman beğeniyorum. ;) Ajussinin etrafındaki ajummalarda uzun uzun bahsetmek istiyorum ama vaktim yok.
Ağır Spoiler... Gidin diziyi izleyin,sakın okumayın sakın, kapayın sayfayı... :D
Dizi bir W kadar sürükleyici merak uyandırıcı değildi elbet. Ama akıcıydı, hiç sıkılmadan kendini izlettirdi. Her duyguyu komedi ile harmanlayarak bizlere sunmaya çalıştı. Bence başarılıydı. Finale 4 kala Hwa Shin ' e sağlıksal açıdan darbe vuran yazar, yüreğimizi ağımıza getirdi. Bu dizide, klişeleşmiş bir finalle bizi süründürcek diye korktuk ama korkulan bu defa başa gelmedi. Hwa Shin herşeye rağmen aşkından geçemedi ve bizi böyle tatlı bir finalle buluşturup son buldurdular diziyi.
- Ayrılalım demek isteyip de ayrılmayalım deyişi beni öldürdü, çok tatlıydı, Hwa Shin'i kat be kat gözümde yükseltti.
- Uzak ülkeye görev için Hwa Shin'in değilde gıcık muhabirin gidişi on numara beş yıldız bir geçirme olmuştu. Hwa Shin'in yumuruklarından sonra bir de Allah verdi cezasını adeta.:D
- Dizinin final sahnesinde Nari'nin ölecek duruma geldiği halde Hava Durumu sunması bence çok tatlıydı. Bazıları çok abartılı bulmuş ama ben çok sevdim... Böyle tatlış diziye böyle absürt tatlış masalımsı bir final yakışırdı. Kısır Hwa Shin'in bebişi bile olmuştu...
İşte benim yıllardır inandığım aşk tarifim... |
Ama şunu söyleyebilirim bu dizinin her karakterini, tüm replikleri, bütün sahnelerini bölümlerini severek izledim. Spoi yediği halde izlemeyen varsa mutlaka izlesin...
Jealousy Incarnate dizisinin bitişi en çok Minozları ilgilendiriyordu. Zira o bitince Lee Min Ho'nun ilk dizisi başlayacaktı ki başladı ilk bölümleri izledik. Dizi eğlenceli ve akıcıydı. Ama öyle "Vaowww süper olmuş şahane olmuş, ayıldım bayıldım" diyemeyeceğim. Umuyorum ve hissediyorum ki Denizikızı ve sahtekar Min Ho arasına şahane bir bağ kuracaklar geçmişten gelen ki 3. ve 4. bölümlerle o bağ kendini daha da belirginleşti. Ama inşallah bizleri etkileyecek dozajda bir finalimiz olur.
Bakalım....
Jealousy Incarnate dizisinin bitişi en çok Minozları ilgilendiriyordu. Zira o bitince Lee Min Ho'nun ilk dizisi başlayacaktı ki başladı ilk bölümleri izledik. Dizi eğlenceli ve akıcıydı. Ama öyle "Vaowww süper olmuş şahane olmuş, ayıldım bayıldım" diyemeyeceğim. Umuyorum ve hissediyorum ki Denizikızı ve sahtekar Min Ho arasına şahane bir bağ kuracaklar geçmişten gelen ki 3. ve 4. bölümlerle o bağ kendini daha da belirginleşti. Ama inşallah bizleri etkileyecek dozajda bir finalimiz olur.
Bakalım....
http://kirtasyesever.blogspot.com.tr/ bloguma göz atarmısnız? :)
YanıtlaSilNasıl olmuş da 2 aydır uğramamışım ben buralara.. Ben yokken 2 güncelleme gelmiş, okudum bir çırpıda. Yorum yapacak olursam, aralarından sadece W yu izledim ve finali için olan yorumlarının tümüne katılıyorum, kore dizi cemiyetine sesleniyorum doğru düzgün son yapıverin harcamayın şu dizileri :((
YanıtlaSilVee şuan bubblegum u izliyorum neden başladığımı bilmeyerek.. o biter bitmez moon loversa başlayacaktım ki izleyen hiçkimseyi tatmin etmemiş sonu...
Ah Kübra ablaa!! Goblini izledin mi?? Hala etkisinden çıkabilmiş değilim.. İzlediysen yorumlarını bekliyorum bir güncelleme altında :333
Yılda 1 de yazsan bırakma lütfen blogu zira severek okuduğum bir sen kaldın, blog dünyası öldü yahuu :)
Hilalcim hemen itiraf etmek istiyorum bende bu yazıyı ilk yazdığımda senden yorum beklemiştim uzunca bi süre.🙈
YanıtlaSilGoblin i izlemez miyim? İzledim tabiki haftalık takip etmek ayrı keyifliydi 3-4 bölüm biriktirip izlemek ayrı keyifliydi. Gong Yoo şahane Lee DongWook şahane ikisinin arasındaki uyum replikleri ayrı şahaneydi. Komedi eğlence aşk hüzün hatta yer yer korkusu ile içinde herşeyi barındıran özel yapımlardan biri kesinlikle. Ilk ost unu hal dinlerim. Yazar mıyım hakkında bilmiyorum. İnşallah yazabilirim.
Kesinlikle haklısın blog dünyası eski zamanlarda değil artık. Canlı değil eskisi gibi buralar. Çoğu blog benim gibi çöl oldu ne yazik ki... vakit darlığı çağımızın yeni hastalığı galiba 😟
Ama dediğin gibi ben sene de 1 kez bile olsa yazacağım çünkü senden ve senin gibi sevdiğim çingularımdan yorum almak beni cok mutlu ediyor. Aa bu dunyada benim gibi insanlar var düşüncesi huzur verici... Teşekkür ederim canım.♡♡
Seni beklettiğim için hem üzüldüm hem de beni beklemen nedense sevindirdi haha :3
SilAsıl ben teşekkür ederiim beni ilk kore dizilerimle buluşturan bloggerim ^^ O güzel yorumların hiç son bulmasın ben sonsuza dek okumak istiyorum senii:)
Veeeee yeni yazıyı sabırsızlıkla bekliyoruuum bence artık bir 2017 güncellemesi gelmeli ne dersin? :3
Geldi bilee...😊
SilŞeyi farkettim, bir diziyi ne kadar seversem, bitirdikten sonra o kadar hızlı senin bloguna giriyorum. Çok uzun zamandır bloguna bakmayışım da sanırım dizileri artık sırf zaman geçsin diye izlediğimden, izlerken keyif de almadığımdan, duygulanamdığımdan. Bütün diziler sadece gözlerim boş kalmasın, biraz daha bozulsun diye var resmen.
YanıtlaSilAma Moon Lovers'ı iki saniye önce bitirdim, ve hemen buraya geldim, sanki hakkında bir şeyler yazmıştın gibi hatırladım ve hemen bu yazıyı buldum.
"Dizi benim için ilk basta hiç de izlenilesi değildi. Nasıl oldu da başladım hatırlamıyorum bile. "Aman yarım bırakırım nasıl olsa" düşüncem ile beraber" tam da senin dediğin gibi ben de böyle başladım diziye, "amaaan yarım bırakırım nasıl olsa..." tabi sonra iki gün içinde bitirdim diziyi, günde on bölüm izledim. Eski günlerime döndüm resmen. Ki bu iyi bir şey mi pek emin değilim ^^ :D
Gerçekten o kadar duygulandım, o kadar ağladım ki dizide. Ama sonra o saçma salak sonu... İnsanın sinirlerini alt üst ediyor. Sonunda ağlamadım bile ekrana boş boş baktım sadece. Gelecekte buluşacaklarına o kadar eminken, sonu böyle bitince ne yapacağımı şaşırdım, gidip senariste 'benimle dalga mı geçiyorsun sen?!' demek istedim. Ama nafile. Çin dizisinden uyarlama olduğunu bilmiyordum, senin yazından öğrendim. Ama izlemem heralde, aynı duygusallığı tekrar kaldıracak yürek yok bende. Belki üzerinden biraz zaman geçerse ancak ^^
Öyle işte, uzun zamandır yoktum, bloguna bir uğradım, bir iki içimi döktüm ve geri gidiyorum.
Tekrar görüşmek üzere :)
sadece minik bir ekleme; ostları ne kadar güzeldi yaaaa. off hala kulağımda; kıde tıkko innayoo, naye moksoriii...
Sil^^
Oy oy kimleri görüyorum burada çingum hoşgeldin sefalar getirdin. Özlemiştim yorumlarını.
SilEski günlere dönmek o kadar güzel bir duygu ki bende o duyguyu son dönemde marriage not dating dizi ile döndüm. Aradığım eski romantik komedilerdendi.
Moon Lovers a dönersem ben finale hala kılım ama ost larını hala dinliyorum :D
Ben Çin versiyonunu izledim ikinci sezonu yarısında bıraktım çok sıkıldım. İkinci sezon yapacak kadar uzatmalarına gerek yokmuş. Bizim Koreliler de ne olur du sanki bir bölüm uzun yapaydilar diye hala düşünüyorum.:)
Her zaman bekliyorum çingum gözlerim yollarda...^^